Aksaray'da iki çocuğunu idarecilerine emanet ederek depremin yaşandığı Kahramanmaraş'a giden acil tıp teknisyeni çift, deprem bölgesinde yaraları sardı.
Aksaray'da iki çocuğunu idarecilerine emanet ederek depremin yaşandığı Kahramanmaraş'a giden acil tıp teknisyeni çift, deprem bölgesinde yaraları sardı.
Aksaray 112 Acil Çağrı Merkezi Müdürlüğünde Acil Tıp Teknisyeni olarak görev yapan Habibe ile 112 istasyonunda görevli Ömer Işık çifti, depremin ardından yöneticilerine göreve hazır olduklarını bildirdi.
Bunun üzerine çift, Elbistan ilçesinde görevlendirilince çocuklarını yöneticilerine emanet edip yola çıktı.
“Yardım talebinde bulunanlara kayıtsız kalamadı”
Bölgede 7-23 Şubat'ta görev yaptıktan sonra kente dönen Habibe Işık, ilk depremde nöbetçi olduğunu, Hatay'ın çağrılarının kendilerine düştüğünü söyledi.
Çağrıları karşılamaya çalıştıklarını aktaran Işık, şöyle konuştu: "Yardım talebinde bulunan çok fazla insan vardı. Bu durum bende biran önce deprem bölgesine gitmem gerektiği hissiyatını oluşturdu. Nöbetim bitip eve gittiğimde eşimle göreve gitme yönünde konuştum. O da aynı düşüncede olunca hemen eşyalarımızı hazırladık, idarecilerimize göreve hazır olduğumuzu bildirdik. İkinci depremin ardından çıkış emri aldık. İki kız çocuğum var. Birisi 2,5 diğeri 7 yaşlarında. Annelik iç güdümü bir kenara bırakıp, insanlara yardım etmek için deprem bölgesine gittik. Çocukları burada akrabamız olmadığı için idarecilerimize bırakmak zorunda kaldık."
"Yıkıntı ve enkaz çok fazlaydı"
Işık, bölgede kar yağışı olduğu için yolların kapandığını, ambulansla gitmelerine rağmen uzun bir yolculuğun ardından Elbistan'a varabildiklerini ifade etti.
Beklediklerinin çok çok üzerinde yıkıcı bir manzarayla karşılaştıklarını belirten Işık, şöyle devam etti: "Yıkıntı ve enkaz çok fazlaydı. Hava aşırı derecede soğuk ve kar yağışı vardı. Koordinasyon merkezine girer girmez enkazda canlı vatandaşa ulaşıldığı bilgisi geldi. Yanımıza bir polis memuru alarak bölgeye gittik. 8 yaşında Arda adında bir çocuk varmış enkazda. Ekiple enkaza girdim. Bilinci açıktı, hemen ilk müdahaleyi yaptım. Yavrumuzu enkazdan çıkarana kadar sık sık görüştüm. 'Arda iyi misin? Gözünü aç. Beni duyuyorsun değil mi? Az kaldı korkma, hastaneye gideceğiz.' gibi konuşmalarla bilincini açık tuttum. Ardından Arda'mızı enkazdan çıkartarak hastaneye sevkini sağladık."
"Bölgede günlerimiz nasıl geçti bilemiyorum"
Ömer Işık ise 10 günlük görevlendirmeyle bölgeye gittiklerini fakat bırakıp gelemediklerini dile getirdi.
Çok farklı duygularla görevlerini tamamladıklarını anlatan Işık, "Bölgedeki durum kelimelerle anlatılacak gibi değil. Çok zor zamanlar geçirdik. Bölgede günlerimiz nasıl geçti bilemiyorum. Bir ara tarihe bakayım dedim, tam bir hafta geçmiş. Aklımıza çocuklarımız dahi gelmedi. Çocuklarımızın da emin ellerde olduğunu biliyorduk. Biz sadece enkazdaki vatandaşlarımıza yardım etmek için çabaladık." diye konuştu. Foto-Haber: Ağıt Erdi Ulukaya